Muvazaa Kavramı
Muvazaa, en basit tanımıyla, bir sözleşmenin taraflarının, üçüncü kişilerden gerçek durumu gizleyerek, onları aldatmak maksadıyla, gerçek iradelerine uymayan ve kendi aralarında geçerli olmayan bir hususta anlaşmalarıdır. Bu tür anlaşmalarla yapılan işlemlere ise muvazaalı işlemler denir. Muvazaa, irade ile beyan arasında tarafların bilerek ve isteyerek oluşturduğu bir uygunsuzluk halidir.
Muvazaanın Unsurları
Bir işlemin muvazaalı sayılabilmesi için genellikle şu unsurların bir arada bulunması gerekir:
- Görünürdeki İşlem: Dış dünyaya karşı yapılmış gibi gösterilen, ancak taraflarca gerçekte istenmeyen hukuki işlemdir.
- Muvazaa Anlaşması: Tarafların, görünürdeki işlemin kendi aralarında hüküm ve sonuç doğurmayacağı konusunda yaptıkları gizli anlaşmadır.
- Aldatma Kastı: Üçüncü kişileri yanıltma veya onlardan bir gerçeği gizleme amacıdır.
- Gizli İşlem (Nispi Muvazaada): Tarafların gerçek iradelerine uygun olan, ancak görünürdeki işlemin arkasına sakladıkları asıl işlemdir.
Muvazaa Türleri
Muvazaa, gizli bir işlemin varlığına göre iki ana türe ayrılır:
1. Mutlak Muvazaa (Basit Muvazaa)
Mutlak muvazaada, taraflar gerçekte hiçbir hukuki işlem yapmak istemedikleri halde, salt üçüncü kişilere aralarında bir hukuki işlem varmış gibi görünmek için işlem yaparlar. Bu durumda, görünürdeki işlem tarafların gerçek iradesine uygun olmadığından, baştan itibaren kesin hükümsüzdür ve hiçbir hüküm doğurmaz.
2. Nispi Muvazaa (Nitelikli Muvazaa)
Nispi muvazaada ise, taraflar arasında gerçek iradelerine uygun bir hukuki işlem bulunmakla birlikte, bu işlem kendi iradelerine uymayan, dışa karşı yapılmış başka bir hukuki işlemle gizlenir. Örneğin, bir bağışlama işleminin satış sözleşmesi gibi gösterilmesi nispi muvazaaya örnektir. Nispi muvazaada, görünürdeki işlem geçersizdir. Ancak gizli işlem, yasanın o işlem için öngördüğü şekil şartlarına ve genel geçerlilik koşullarına uygun bulunduğu takdirde geçerli olabilir.
Muvazaanın Hukuki Sonuçları
Muvazaalı işlemler, hukuken baştan itibaren kesin hükümsüzdür ve hiçbir hüküm ve sonuç doğurmaz. Bu hükümsüzlük, hem işlemin tarafları hem de muvazaadan zarar gören üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilir. Üçüncü kişiler, muvazaa iddiasını tanık da dahil olmak üzere her türlü delille ispat edebilirler. Muvazaalı bir hukuki işlemle üçüncü kişinin zarara uğratılması, ona karşı işlenmiş bir haksız fiil niteliğindedir.
Uygulamada en sık karşılaşılan muvazaa türleri arasında mirasçıdan mal kaçırma amacıyla yapılan muris muvazaası ve alacaklılardan mal kaçırma amacıyla yapılan borçlu muvazaası yer almaktadır.