İstiare (Eğretileme) Nedir?
İstiare, Türk edebiyatında ve genel olarak dil biliminde, bir sözcüğü kendi gerçek anlamı dışında, aralarında bir benzerlik ilişkisi bulunan başka bir varlığın veya kavramın yerine kullanarak yapılan bir söz sanatıdır. Diğer adı “eğretileme”dir. İstiare, benzetme (teşbih) sanatının kısaltılmış bir biçimi olarak kabul edilir; çünkü tam bir benzetmede bulunan dört temel unsurdan sadece bir veya ikisi kullanılarak oluşturulur. Bu sanat, anlatımı daha güçlü, etkileyici ve çarpıcı hale getirmeyi amaçlar.
İstiarenin Temel Unsurları
Bir benzetmenin (teşbihin) iki temel öğesi vardır:
- Benzeyen (Müşebbeh): Nitelik bakımından daha zayıf olan, benzetilen varlık veya kavram.
- Kendisine Benzetilen (Müşebbehün Bih): Nitelik bakımından daha güçlü olan, benzetme yapılan varlık veya kavram.
İstiarede bu iki temel unsurdan yalnızca biri kullanılır ve diğer unsur, metnin bağlamından veya kullanılan ipuçlarından anlaşılır.
İstiare Çeşitleri
İstiareler, benzetme unsurlarından hangisinin kullanıldığına göre başlıca ikiye ayrılır:
1. Açık İstiare (İstiare-i Musarraha)
Açık istiare, benzetmenin temel unsurlarından yalnızca “kendisine benzetilen” (güçlü unsur) kullanılarak yapılan istiaredir. Bu türde, benzeyen unsur metinde açıkça belirtilmez, ancak okuyucu tarafından kolayca anlaşılır.
Örnek: “Çatma kurban olayım çehreni ey nazlı hilâl!” Bu dizede “hilâl” (bayrak), kaşlarını çatmış bir insana benzetilmiştir. Ancak “insan” (kendisine benzetilen) açıkça söylenmemiş, sadece “hilâl” (benzeyen) kullanılarak insan özelliği ima edilmiştir.
2. Kapalı İstiare (İstiare-i Mekniyye)
Kapalı istiare, benzetmenin temel unsurlarından yalnızca “benzeyen” (zayıf unsur) kullanılarak yapılan istiaredir. Kendisine benzetilen unsur ise metinde yer almaz; onun özellikleri veya eylemleri aracılığıyla sezdirilir.
Örnek: “Ufukta günün boynu büküldü.” Bu cümlede “gün”, boynu bükülen bir insana benzetilmiştir. “Gün” (benzeyen) açıkça belirtilmişken, “insan” (kendisine benzetilen) söylenmemiş, ancak “boynu bükülmek” özelliğiyle ima edilmiştir.
Kapalı istiare, özellikle kişileştirme (teşhis) sanatı ile yakından ilişkilidir. Bir varlığa insan özelliği verildiği her kişileştirme sanatında aynı zamanda bir kapalı istiare de bulunur. Ancak her kapalı istiarede kişileştirme bulunmayabilir.
İstiarenin Edebiyattaki Önemi
İstiare, edebiyatta soyut kavramları somutlaştırarak, anlatıma derinlik ve zenginlik katar. Okuyucunun zihninde canlı imgeler oluşturarak metnin akılda kalıcılığını artırır. Şiirde ve düz yazıda sıkça kullanılan bu sanat, dilin ifade gücünü genişletir ve metinlere sanatsal bir değer kazandırır.