Beyin Anevrizması Nedir?
Beyin anevrizması, beyin atardamarlarının duvarındaki zayıflamış bir bölgenin balon gibi dışa doğru şişmesiyle oluşan ciddi bir sağlık sorunudur. Bu durum, genellikle beyin MR veya tomografisinde dalında asılı bir meyve gibi görünür. Anevrizmalar, kan damarlarının yoğunlaştığı ve dallandığı bölgelerde, özellikle beyin tabanındaki Willis çemberi adı verilen damar ağında sıkça görülür. Boyutları genellikle 0,3 cm ila 2,54 cm arasında değişmekle birlikte, 2,54 cm'den büyük olanlar 'dev anevrizma' olarak adlandırılır ve daha yüksek risk taşır.
Nedenleri ve Risk Faktörleri
Beyin anevrizması doğuştan gelen bir hastalık değildir; genellikle 30 yaşın üzerindeki kişilerde görülür ve yaşla birlikte görülme sıklığı artar. Kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, oluşumunda ve patlama riskinde etkili olan birçok faktör bulunmaktadır:
- Yüksek Tansiyon: Damar duvarları üzerindeki sürekli yüksek basınç, anevrizma oluşumunu tetikleyebilir veya mevcut anevrizmaların büyümesine ve kanamasına neden olabilir.
- Sigara Kullanımı: Sigara ve yoğun sigara dumanına maruz kalmak, damar duvarını zayıflatarak anevrizma riskini önemli ölçüde artırır.
- Genetik Yatkınlık ve Aile Öyküsü: Ailesinde beyin anevrizması öyküsü olan kişilerde anevrizma gelişme riski daha yüksektir.
- Damar Sertliği (Ateroskleroz): Damar duvarlarının elastikiyetini kaybetmesi ve sertleşmesi anevrizma oluşumuna zemin hazırlayabilir.
- Aşırı Alkol ve Madde Kullanımı: Özellikle kokain gibi uyuşturucu maddeler ve yoğun alkol tüketimi anevrizma riskini artırabilir.
- Diğer Faktörler: Kafa travmaları, bazı kan enfeksiyonları, bağ dokusu hastalıkları (Ehlers-Danlos sendromu gibi) ve polikistik böbrek hastalığı da risk faktörleri arasında yer alır. Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.
Belirtileri Nelerdir?
Çoğu beyin anevrizması, patlamadığı sürece belirgin bir belirti vermeden sessizce ilerleyebilir ve genellikle başka bir nedenle yapılan görüntülemelerde tesadüfen tespit edilir. Ancak büyüdüğünde veya patladığında ciddi belirtiler ortaya çıkabilir:
- Patlamamış Anevrizma Belirtileri: Büyük anevrizmalar komşu doku ve sinirlere baskı yaparak göz çevresinde ağrı, çift görme, bulanık görme, göz kapağında düşüklük veya yüzün bir tarafında uyuşma gibi şikayetlere yol açabilir.
- Patlamış Anevrizma (Rüptüre Anevrizma) Belirtileri: Anevrizmanın patlaması, subaraknoid kanama adı verilen beyin kanamasına neden olur ve hayati tehlike taşır. Bu durumda ani ve şiddetli baş ağrısı (hayatın en şiddetli baş ağrısı), mide bulantısı, kusma, ense sertliği, ışığa karşı hassasiyet, bulanık veya çift görme, bilinç kaybı, nöbet geçirme ve nörolojik bozukluklar gibi belirtiler ortaya çıkar.
Tanı ve Tedavi Yöntemleri
Beyin anevrizması tanısı, genellikle manyetik rezonans görüntüleme (MR), bilgisayarlı tomografi (BT) ve BT anjiyografi gibi görüntüleme yöntemleriyle konulur. Patlamış bir anevrizmadan şüphelenildiğinde lomber ponksiyon veya dijital substraksiyon anjiyografi (DSA) gibi yöntemlerle kanamanın varlığı doğrulanabilir.
Beyin anevrizmasının ilaçla tedavisi mümkün değildir; tedavi, patlama riskine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak cerrahi yöntemlerle yapılır. Temel amaç, anevrizma kesesini kapatarak içine kan akışını engellemektir. Başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:
- Açık Cerrahi (Klipsleme): Genel anestezi altında kafatasından bir parça çıkarılarak anevrizmaya ulaşılır ve anevrizmanın boynuna küçük bir metal klips yerleştirilerek kan akışı kesilir.
- Endovasküler Embolizasyon (Kapalı Tedavi/Koilleme): Daha az invaziv bir yöntem olup, genellikle kasıktan bir atardamara kateter yerleştirilerek anevrizmaya ulaşılır. Anevrizma kesesi içine platin teller (koiller) doldurularak kan akımı engellenir. Geniş boyunlu anevrizmalarda stent veya balon yardımlı koilleme gibi teknikler de kullanılabilir.
Tedavi yöntemi seçimi, anevrizmanın boyutu, konumu, kanayıp kanamadığı ve hastanın genel sağlık durumu gibi faktörler göz önüne alınarak multidisipliner bir yaklaşımla belirlenir.